SOSYAL GÜVENLİK KURUMU TARAFINDAN BEDELİ KARŞILANMAYAN AKILLI İLAÇLAR HAKKINDA DAVA SÜRECİ (TeCENTRIQ, OPDIVO, KEYTRUDA)
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) verilerine göre Türkiye’de 2020 yılında yaklaşık 230.000 kişiye kanser tanısı konulmuştur. Kanser tanısı sonrası farklı tedavi yöntemlerinin uygulandığı bilinmektedir. Bu tedavi yöntemlerinden son zamanlarda karşımıza sıklıkla çıkan ise “akıllı ilaç” tedavisi olup doktorlar tarafından kullanılması önerilen KEYTRUDA, TECENTRİQ ve OPDİVO gibi isimlerle bilinen akıllı ilaçların kanser hastalığının tedavisinde ne denli önemli rol oynadığı bilim çevreleri tarafından defaatle vurgulanmıştır. Bununla birlikte bahsi geçen ilaçların bir kür uygulama bedeli oldukça yüksek olup söz konusu akıllı ilaçlar ülkemizde Sosyal Güvenlik Kurumu (“SGK”) tarafından karşılanmamaktadır. Bu durumun gerekçesi olarak ise Sağlık Uygulama Tebliği (“SUT”) gösterilmekte, Kurum tarafından bedeli ödenecek olan ilaçların Kurum’un resmi internet sitesinde yayımlanan Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi’nde belirtildiği ancak söz konusu listede bahsi geçen akıllı ilaçların bulunmadığı ifade edilmektedir. Pek çok kanser hastası tarafından söz konusu yüksek bedel karşılanamamakta ve tedavinin devamı için başvurulabilecek yollar ne yazık ki genellikle bilinmemektedir. Makalemizin konusunu SGK tarafından bedeli karşılanmayan akıllı ilaç bedellerinin Kurum tarafından sağlanması için başvurulacak hukuki süreç teşkil etmektedir.
Yaşam hakkı gerek Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi başta olmak üzere uluslararası sözleşmelerde gerekse Anayasa’da koruma altına alınan en temel insan hakkıdır. Yaşam hakkı, sağlık hakkını da içerisinde barındırmakta olup İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi gereğince “Tüm insanlar insan olmaları sıfatıyla sağlık hakkına sahiptir”. Bireyin sağlık haklarına erişimin kolaylaştırılması, sağlık haklarının korunması ve sağlık hizmetlerinin devlet tarafından hızlı, doğru ve eksiksiz olarak bireylere sağlanması sosyal devlet ilkesinin en temel gereğidir. Kanser gibi bir hastalığın tedavisinde umut verici ve tedavi etme başarısı daha yüksek olan bu ilaçların başta yaşam hakkı dikkate alınarak sosyal devlet ilkesi gereğince devlet tarafından ücretsiz olarak karşılanması gerekmektedir. Zira kişinin yaşam hakkı ile devletin maddi menfaatleri çatıştığında yaşam hakkına öncelik tanınması gerektiği açıkça ortadadır.
SGK tarafından karşılanmayan söz konusu ilaçların bedelinin Kurum tarafından kanser hastası bireylere ödenmesi dava yoluyla mümkün olabilmektedir. Bu süreç ise şu şekilde ilerlemektedir;
1- Öncelikle söz konusu akıllı ilaç tedavisinin uygulanması gerekliliği belirtilerek Sosyal Güvenlik Kurumu’na bu ilaçların bedelinin ilgiliye ödenmesi talepli başvuruda bulunulmalıdır. Ancak bu başvuru ne yazık ki genellikle reddedilmektedir.
2- Başvurunun reddi halinde bu hususta Sosyal Güvenlik Kurumu’na karşı yetkili mahkemede dava açmak gerekmektedir. Bu noktada dava dilekçesinin özenle hazırlanması elzem olup mevcut hastalık nedeniyle ödenmesi talebinde bulunulan ilacın kullanılmasının zorunlu olduğuna dair tüm belgeler dosyaya sunulmalı ve ilaç bedellerinin SGK tarafından karşılanması talebi hukuki gerekçelerle açık şekilde dayanaklandırılmalıdır.
3- 6100 sayılı yasanın 389’uncu maddesinde mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği düzenlenmiştir. İlgili maddeye dayanılarak ihtiyati tedbir talepli olarak açılacak olan davada hastanın kullanması gereken ilaç bedellerinin dava sonuçlanıncaya kadar kesinti yapılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu’nca karşılanması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmelidir.
4- Mahkeme tarafından ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi halinde söz konusu karar ivedikle Kurum’a sunularak ilaç bedellerinin ödenmesi Kurum’dan talep edilmelidir.
Emsal bir davada almış olduğumuz ihtiyati tedbir kararı makalenin sonunda yer almaktadır.
Bu makalede yer alan her türlü bilgi bilgilendirme amacı ile hazırlanmış olup hukuki öneri ve tavsiye niteliğinde değildir.